1 Ekim 2010 Cuma

İlk dişimiz göründü!

Artık benim kızım kocaaaammmaaaan oldu! Çok zamandır eline ne geçse kemiriyordu. Sonunda uğraştı uğraştı ve takvimler 28 Eylül 2010 tarihini gösterdiği gün o minicik dişin ucu göründü. Ama bakmayın öyle minicik bir çıkıntı olduğuna, ağzına el sokmak cesaret ister :) Benim tatlı kızım dişini çok şükür sıkıntısız çıkarıyor. Ateşimiz, huysuzluğumuz yok ve uyku düzeninde değişiklik olmadı. Bir ara evde Saint Bernard besler gibi salya miktarında artış oldu o kadarcık... Atakan'cığımın da dişetleri beyazladı. Yakında onun da diş müjdesini veririm inşallah...

Şimdi efendim bugünden tezi yok diş bakımına başlıyoruz. Sabah akşam o minik çıkıntıyı ve diş etlerimizi fırçalayacağız. Zaten daha ikizler doğmadan evvel ilk diş fırçalarını almıştım. Gün o gün, artık kullanacağız :)

Yalnız öyle diş fırçası diyip geçmeyin, bu zamanda yaşadığınıza ve Çinli olmadığınıza şükredin. Ben şahsen şükrediyorum. Neden mi? İlk diş fırçası, daha birçok şeyin mucidi olan Mısırlılar tarafından icat edilmiş. Aslında bu bir nevi çiğneme sopasıymış. Kalem şeklinde bir dal, ipliksi duruma gelecek şekilde sürtülürmüş. sonra da dişler fırçalanırmış. Bu dal parçası bugünlerde diş macunlarının da içinde bulunan misvak aslında. Yok illa ki kaynağından misvak alacağım diyorsanız, bir süpermarket yerine Mısır Çarşısı'na gidip bu sopalardan edinebilirsiniz.
Mısırlılar yine aklı selim ve makul insanlarmış. Diş fırçası sektörüne Çinliler girince işin rengi değişmiş. Girişimci Çinliler 1498'de domuzların boyunlarının arkalarından koparılmış kılları bambu ya da kemikten saplara bağlayarak diş fırçası üretmeye başlamışlar. O zamanlar ağız temizliği için sert kuş tüyü kullanan Avrupalılara sözkonusu diş fırçaları hemen pazarlamışlar. Ancak domuz kılları çok sert olduğu için nazik Avrupalıların dişetleri acımış. Bunun üzerine herhalde beyaz önlüklü İsviçreli bilim adamları olsa gerek hemen sistemi geliştirip, domuz kılı yerine at kılı kullanmışlar. Böylelikle düğün, nişan, doğum gibi özel günlerde dişlerini fırçalayan zamane Avrupalıları at kılından yapılan diş fırçalarıyla daha hijyenik ağızlara sahip olmışlar. Ta ki 1938'de ilk naylon kıllı diş fırçası icat edilene kadar... Aslında pratikte milattan önce 3000 yıllarından kalan Mısır mezarlarında bulunan sopalarla, günümüzün naylon sopaları arasında pek bir fark yok. İnsanlık 5000 yılda diş fırçası bağlamında çok da bir gelişme kaydedememiş. Sanırım bu yüzden de üreticiler çok birşey yaptıklarını göstermek için yok dil temizleyen, yok 360 derece temizleyen, düğmesine basınca fırıldak gibi dönen, dişleri temizlerken dişetlerini de ihmal etmeyen modeller üretiyor. sayın İsviçreli bilim adamları! Yıllardır çalışıyorsunuz, televizyon reklamlarında boy gösteriyorsunuz! Bu mudur gelişme efendim?

Not: Resim yok, çünkü yükleyemiyorum. Bugün de böyle olsun bakalım :)

3 yorum:

  1. Merhaba benim oğlumun da ilk iki dişi 1 eylülde çıkmıştı..Bebeklerimiz yakın galiba, sizinkiler ne kadarlık? Harika bişey değil mi?

    YanıtlaSil
  2. Merhaba Ecos,

    İkizlerim 7,5 aylık. Kızımın dişi 1 ay önce çıktı. Oğlum biraz ağır abi, çok telaşlı değil. Yeni dişini çıkardı. Evlat sahibi olmak gerçekten harika. Keşke daha önce yapsaymışım diyorum.

    Sevgiler,

    YanıtlaSil
  3. benim oğlum da 8 aylık :) maaşallah hepsine!!:)

    YanıtlaSil