Halbuki gökkuşağını çok severim ben! Ne de olsa yağmurdan sonra çıkagelen rengarenk bir sürprizdir.Çok kısa sürer ve eğer şanslıysan yakalarsın. Zaten kısa sürmesinin ve şanslı olmanın da bir sebebi var; Yunan mitolojisine göre Thaumas ve Elektra'nın kızı İris tanrıların habercisiymiş.Gökyüzü ile yeryüzü arasında köprü oluşturur, ne zaman tanrılardan insanlara müjdeli bir haber olsa, güzel kız İris, rengarenk süslü elbisesini giyer ve dünyaya inermiş. İşte bu yüzden İris'in sembolü gökkuşağıymış ve insanların müjdeli bir haber alacaklarının habercisiymiş. İris'in Latince anlamı "cennetin gözü" demekmiş ve gözün rengini veren tabakaya, gökkuşağında oluşan renkler cümbüşü ile farklı renklerde oluşan göz renkleri ile kurulan benzerlikten dolayı iris tabakası adı verilmiş. Ve yine bu yüzdendir ki, eski Yunan mitolojisinde "Hepimiz cennetten bir parça taşıyoruz" anlamına gelirmiş.
İris'in bir başka görevi ise Zeus'a altın bir çanakta kutsal su bulundurmakmış. Kutsal olan değerlidir mantığıyla olsa gerek zamanla gökkuşağının ucunda bir küp altın olduğuna yönelik efsaneler oluşmuş.
Gökkuşağının hangi ucunda bu küp diye sormayın, çalışmalarım hala devam ediyor:) Şimdi gelelim benim gökkuşağıma... Haftasonunda nihayet İstanbul boğucu nemden kurtulup birazcık serinledi ve yağmur yağdı. Yağmurdan sonra ise işte bu güzel gökkuşağı oluştu. Fotoğraf makinemin elverdiği derecede ben de fotoğrafını çektim. Resimde de görüldüğü gibi gökkuşağının bir ucu yüksek gerilim hattı direğinin hemen üzerinde. Buradan yola çıkarak diyorum ki; enerji sektöründe para var arkadaşlar...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder